Arşiv | Çilek RSS feed for this section

ÇİLEKLİ VE KREMŞANTİLİ ÇİKOLATALAR

29 Haz
Bu ayın 2. etkinliğinin konusu çikolata, Sevda Mavisi’nde gerçekleşen etkinliğe, eşimin doğumgünü partisi için hazırladığım pratik bir çikolatalı tarif ile katılıyorum. aynı tarifi tüm ev partileri, davetler ve bayramlar için farklı şekillerde hazırlayarak uygulayabilirsiniz. Mevsimine göre çilek, vişne, kiraz, muz, kivi, kayısı, şeftali, elma… hepsi ile çok güzel olur. Ben bu pratik ve ölçüsü olmayan tarif için evde bulunan kare çikolataları kullandım, siz yuvarlak ile de yapabilirsiniz. Kare çikolatalarımın üzerine 1 bardak soğuk süte 1 paket olacak şekilde hazırladığım kremşantileri sürüp, üzerlerine çileklerimi yerleştirdim. Aslında vakit sıkıntım olmasaydı, kremşantiyi süslü uçlarla sıkmayı planlamıştım, sizler elinizde varsa duylarla da yapabilirsiniz. Hazırladığımız çikolataları serin bir ortamda bekleterek servis yapabiliriz. Afiyet olsun…

ANASONLU EKMEK VE ÇİLEK REÇELİ

5 Haz
Eskisi kadar sık yazamıyorum, farkındayım:) Kendimce geçerli sebeplerim var, öncelikle 19 Mayıs’ta bir gezi yaptık eşimle, gitmeden önce başlayan hastalık beni seyahatimizde ve sonrasında rahat bırakmadı, bu süreçte sadece etkinlikler için yazmaya çalıştım, elimde yazılmayı bekleyen çok şey birikti, ama önce çok uzun süredir gelecek tarif penceresinden bakan anasonlu ekmeğimin tarifini yazacağım. Sonrasında gezimizle ilgili yazmak istiyorum, ilerde gideceklere ve bize rehber olsun diye. Nereye gittiğimiz sürpriz olsun:)
Anasonlu ekmek aslında sadece anasonlu denecek bir ekmek değil, içinde yok yok, haşhaş, ayçekirdeği, ceviz, anason…Bu ekmek aslında biraz kek vari bir ekmek, kahvaltılar için çok uygun bir tarif, tabi bir de benim yaptığım gibi mis gibi kokan çileklerden yapılmış reçelle yerseniz… Çilek reçelini de mevsimi geçmeden yazayım istedim, aslında kolay bir tarif ama herkesin kendince püf noktası vardır, ben de anneciğimden öğrendiğim haliyle tarifi paylaşıyorum. Önce ekmeğimizin tarifi;

ANASONLU EKMEK

Malzemeler:

– 2 adet yumurta
-1/2 çay bardağı sıvıyağ
-1 çay bardağı yoğurt
-1 tatlı kaşığı toz şeker
-2,5 su bardağı un
-1 paket kabartma tozu
-1 çay kaşığı tuz
-1 tatlı kaşığı anason
-1 yemek kaşığı ayçekirdeği
-1 yemek kaşığı haşhaş tohumu
-2 yemek kaşığı iri kıyılmış ceviz

Yapılışı:

Ekmeğimizi kek hazırlar gibi yapıyoruz, yumurta, sıvıyağ ve yoğurdu çırptıktan sonra, tozşeker ve tuzunu ekliyoruz. Unumuzuda azar azar ilave ederek çırpmaya devam ediyoruz. Bu arada kabartma tozumuzu da ekliyoruz. Hamurumuz ekmekden daha az, kekden daha fazla yoğunluğu olan bir kıvamda olacak. Son olarak haşhaş tohumu, anason, ayçekirdeği ve cevizimizi de ekleyip, bir spatula ile karıştırdıktan sonra yağlanmış kalıbımıza döküp, önceden ısıtılmış 180 derece fırında 35-40 dakika kadar pişiriyoruz. Eğer anasondan hoşlanmıyorsanız çıkarabilir veya yerine kekik koyabilirsiniz. Afiyet olsun…


ÇİLEK REÇELİ

Malzemeler:

-1 kg çilek
-1 kg tozşeker
-1/2 limonun suyu
Yapılışı:

Çilek reçelini de pek çok reçel gibi meyve ve şekerimizi bir süre bekleterek yapıyoruz. Annemin bu iş için uyguladığı süre genelde 1 gecedir. (Ertesi gün yapacağı reçeller için 1’e 1 ölçüsünde meyve ve şekeri akşamdan reçeli kaynatacağı tencereye koyar -önce meyve, üzerine şeker-. Ertesi gün şeker meyvenin suyu ile erimiş olacaktır. Buradan sonrası ise bence ustalık işi, çünkü bazı meyveleri kaynama aşamasında önceden tencereden almak gerekiyor, bunun zamanlamasını ayarlamak pratikle oluşan birşey diye düşünüyorum.) 1 gece beklettiğimiz çilek ve şekerimizi ocağa alıp, kaynayana kadar ara ara karıştırıyoruz. Kaynama noktasına gelince de çileklerimizi bir süzgeç yardımıyla tencereden başka bir kaba çıkarıyoruz ve reçelimizin suyunu kıvam alana kadar kaynatmaya devam ediyoruz. Reçelin kıvamına bakmak için bir tatlı kaşığı alıp, biraz soğuyunca kıvamını kontrol edebiliriz. Bundan sonra ise limon suyunu ekleyip, karıştırdıktan sonra ocaktan alıyoruz. Reçelimiz biraz ılınınca içine tekrar çileklerimizi ekliyoruz ve iyice soğuduktan sonra kavanoza alıp, dolaba kaldırabiliriz. Çilek reçelinin lezzetinin yanısıra en keyifli tarafı evi saran mis gibi çilek kokusu sanırım. Afiyet olsun…

ÇİLEKLİ KEDİDİLİ PASTA

12 May

Blogu güncelleme sıklığımın azaldığının farkındayım, yeni birşeyler denemiyor değilim ama iş yoğunluğu nedeniyle tarifleri yazıp, fotoğrafları aktaracak zaman bulamıyorum. Aslında bu tarifi anneler gününden önce yazıp, bu özel gün için hafif bir seçenek olarak önermeyi planlamıştım ama olmadı, çünkü ablamı ziyaret gitmiş olan annemin yanına gittim ben de haftasonu için. Kısa ama keyifli ziyaret için annemde orada kaldığı süreyi uzattı, babam da gelince hep beraber güzel bir haftasonu geçirmiş olduk. Hep birlikteyken onlara da bu pastadan yapmayı planlamıştım ama kısıtlı zamanı mutfakta geçirmeye yoğun itirazlar gelince (onlar ben gelmeden yeterince hazırlık yapmışlardı:) bu lezzeti paylaşmayı başka zamana bıraktık. Ben de bu vesile ile geç de olsa tüm annelerin anneler gününü kutlamak istiyorum.
Lezzetli ve hafif bir tatlı seçeneği olan çilekli pastamızın tarifi şöyle;

Malzemeler:

-20 adet kedidili bisküvi
-250 gr çilek
-5 su bardağı süt
-1 su bardağı toz şeker
-1 yumurta
-3 çorba kaşığı un
-2 tatlı kaşığı nişasta
-1 paket vanilya
-1 çay kaşığı sıvıyağ
-1 tatlı kaşığı pudra şekeri

Yapılışı:

Pastamızın önce kremasını hazırlıyoruz. Bunun için sütü, şekeri, yumurtayı, un ve nişastayı karıştırarak kısık ateşte kıvam alıncaya kadar pişiriyoruz. Ocaktan almadan hemen önce vanilyamızı ekliyoruz. (Tencerimize önce un ve nişastayı koyup, sonra sütü yavaş yavaş eklersek karışımız pürüzlenmesini önlemiş oluruz) Kremamız hazır olunca ılınana kadar bekliyoruz ve bu arada karıştırarak üzerinin kaymak tutmasını engelliyoruz. Kelepçeli veya çember bir kalıbı servis tabağımızın üzerine yerleştiriyoruz. (ben 20 cm’ye ayarladığım çember kalıp kullandım) Kalıbın kenarlarını çok hafif sıvıyağ ile yağlayıp, pudra şekerine buluyoruz ve pudra şekerinin fazlasını kalıbı sallayarak alıyoruz. Ortadan ikiye kestiğimiz çileklerin iç taraflarını kalıbın iç kenarına diziyoruz, tüm iç yüzeyi kaplayınca tabanına biraz kremamızdan döküp, üzerine kedidili bisküvilerimizi ve halka hakla dilimlediğimiz çilekleri diziyoruz ve kremamızdan dökerek bisküvi ve çileklerin üzerini kapatıyoruz. Kalan kedidili bisküvilerimizi de dizip üzerine kalan kremamızla kapatıp 2-3 saat buzdolabında bekletiyoruz. Pastamızın etrafından kalıbımız çıkarıyoruz. Servis yaparken dilimlediğimiz çilek ve çikolata ile süslüyoruz. Afiyet olsun…

SENA’NIN DAVETİ VE ÇİLEKLİ MİLFÖY

27 Nis
İtalyan Kültür’e gittiğinden daha önceki bazı yazılarımda bahsetmiştim. Arkaşadaşlık bakımından benim gittiğim en kalıcı kurs oldu, maalesef aynı şeyi italyancam için söyleyemeyeceğim:( Bu konuda ekol olan Hocamız Tanju dahil 10 kişi bağımızı koparmadık, seyrek de olsa görüşmeye çalışıyoruz. Geçen haftasonu da güzel bir vesile ile toplandık. Aralık ayında evlendirdiğimiz Sena’nın evine gittik. Bazılarımız 1 yıla yakın zamandır görüşmemiştik, bol sohbetli, hasret giderilen keyifli bir akşam oldu. Bu akşam için Sena çok güzel yiyecekler hazırlamıştı. Bunlar arasında pratik bir tatlı olan çilekli milföyün tarifini paylaşmak istiyorum. Bazılarının tarifleri sitede mevcut onlar için de bağlantı adreslerini ekliyorum.
Masamızdaki lezzetleri aşağıdaki kolajda görebilirsiniz. Bunlar:
-Lor peynirli, baharatlı börek
-Peynir topları
-İtalyan salatası:)
-Patlıcan salatası
-Çerkez tavuğu (Sena’nın annesinden)
-Çilekli Milföy
-Patates kroket ve minik köfteler
Mercimek köftesi (Belgin’in annesinden-linkdeki tarifi kırmızı mercimekle uygulayabilirsiniz)
Yaprak sarma (Azize ve annesinden )
-İtalyan kekinden yıldız pasta (benden-tarif yakında)
Bu lezzetlerin yanısıra kolajda Sena’nın peçetelerini de ekledim, çok güzel bir görüntü yakalamıştı, iki farklı renkdeki peçeteyi çapraz olarak üst üste koyarak çok şık bir görüntü oluşturmuştu, sizlere de fikir verebilir diye paylaşmak istedim.

ÇİLEKLİ MİLFÖY

Malzemeler:

-6 kare milföy
-250 gr çilek
-2 su bardağı süt
-5 çorba kaşığı şeker
-1,5 çorba kaşığı un
-1 tatlı kaşığı nişasta
-1 paket vanilya
-20 gr tereyağ

Yapılışı:

Milföy karelerimizi 4 eşit parçaya kesip, minik kareler elde ediyoruz. Yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsimize yerleştirip, önceden ısıtılmış 180 derece fırında, çok fazla kızartmadan, hafif pembeleşinceye kadar pişiriyoruz. Milföylerimiz soğurken kremamızı hazırlıyoruz. Bunun için tenceremize nişasta ve unumuzu koyup, üzerine sütümüzü ve şekerimizi ekleyerek, krema kıvamına gelene kadar karıştırarak pişiriyoruz. Ocaktan almadan önce tereyağımızı ve vanilyamızı ekliyoruz. Kremamız soğurken de aralıklı olarak karıştırarak üzerinin kaymaklanmasını önlüyoruz. Kremamız ılınınca, milföylerimizi ortadan ikiye ayırıp, aralarına önce kremamızdan, sonra da dilimlediğimiz çilekden koyup, tekrar kremamızdan koyarak ikinci katını üzerine kapatıyoruz. Milföylerimizin içine meyve olarak çileğin yanısıra, muz, ahududu, kivi gibi meyveleri de koyabiliriz. Ayrıca servis yaparken pudra şekeri serpiştirebiliriz. Afiyet olsun…

KISA TATİL İZLENİMLERİ VE ÇİLEK LİKÖRÜ

25 Ağu

Tatildeyim, siz bu satırları okuyorsanız, Bozcaada’ya ulaşmış ve daha önceden hazırladığım ve uzun süredir bekleyen çilek likörü tarifimi ve geçen haftasonu gittiğim kısa tatilimin izlenimlerini yayınlayabilmişim demektir. Ne güzel bir şey tatildeyim demek, tatildeydim de fena sayılmaz aslında:) Ben şu an ikisini birden söyleyebiliyorum, aslında uzun zamanlar değil, geçen haftasonu, İstanbul’dan Muğla’ya ablamın yanına giden annemle, ablamla, eşiyle ve dünya tatlısı yeğenimle vakit geçirebilmek için ben de Muğla’ya gittim. Şimdiki tatil ise 1 haftalık, ama ben 1-2 tarif hazırladım, blogu takip edenleri 1 hafta boyunca aynı görüntülerle bırakmamak için:)
Muğla tatilim kısaydı, ama dolu dolu geçti, tüm ilçelerinin tatil beldesi olması ve 1-2 saat mesafeyle farklı yerlere gitme imkanı, bu şehrin en büyük avantajı bence. Bizde bu fırsatı elimizden geldiğince değerlendirdik. Önce Akyaka’ya gittik, orada denize girip, gezdik, sonra Köyceğiz’e kısacık uğrayıp, oradan Yuvarlak Çay’a, Sandras doğal kaynak suyunun çıktığı Sandras dağının eteklerinde, aşağıda fotoğrafta görülen yere gittik. Sandras, kaynak suyu depremler sonucu ortaya çıkmış, ufak bir şelale olmuş ve suyun dağdan çıktığı yerden, aşağılara kadar tesisler kurulmuş, bu doğal ortamı çok beğendik, burada günün yorgunluğunu atıp, serinleme fırsatı bulduk, alabalıklarımızı yedik. Fotoğrafta görülen salıncaktan suya atlayanlar vardı, ben de epeyce imrendim ama günün yorgunluğu bana engel oldu. Eğer yolunuz Köyceğiz taraflarına düşerse bu güzel yeri görmenizi tavsiye ederim.

2. gün ise sabah kahvaltısı için Çiçekli Dağı’nda evini açarak, köy kahvaltısı sunan bir yere gittik, tereyağda pişmiş yumurtanın lezzeti, sıcağı unutturdu. Ağaçlar altında, yeşillikler arasında keyifle kahvaltı yaptık. Bahçesinde gezerken bu minik domates ağacını, ve yumurtaya benzer meyveleri olan bitkiyi, çift renkli sardunyaları ve nar ağacını görüntüledim. Kahvaltıdan sonra Sedir Adası’na ve Saklı Göl’e gittik, buralara ve Akyaka’ya ilişkin izlenim ve görüntüleri tatil sonrası paylaşacağım.

Ve gelelim tarifimize, biliyorum çoğunuz çilek mevsimi geçti diyeceksiniz, ama evde dondurulmuş çileğiniz varsa veya manavlarda, pazarlarda az da olsa bulabilirseniz denemenizi tavsiye ederim, hiç olmadı gelecek yaz için not edilebilir. Bu likörün kolay tarafı kahve likörü gibi hemen tüketilebilmesi, yani uzun bir bekleme süresi yok, ama bekletmenin de tadını atrrırdığını belirtmeliyim. Tarif şöyle;

Malzemeler:

-Yarım kilo çilek

-35’lik vokta veya cin (ben cin kullandım)

-1 su bardağı toz şeker

-1 çay kaşığı hindistan cevizi rendesi

Yapılışı:

Çileklerimizi yıkayıp, aromasının çıkması için hafifçe eziyoruz ve üzerine şekeri ilave edip, karıştırarak, recel gibi kaynayana kadar pişiriyoruz. Ocaktan alırken hindistan cevizini ekliyoruz ve karışım ılınınca cini döküp, 1 gece bekletiyoruz ve süzgeçten geçirip, saklayacağımız şişeye aktarıyoruz. Tabi bekleme zamanımız varsa süzme işlemini servis yapacağımız zamana bırakabiliriz. Ben ilk yapışımda alkol oranı fazla gelmişti, eğer sizin de böyle bir sorununuz olursa, likörü tekrar kaynatarak, alkolün bir miktar uçmasını sağlayabilirsiniz. İkram ederken nane yapraklarıyla süsledim, bir dahaki denemeye içine biraz nane koymayı düşünüyorum, belki siz de bu şekilde denersiniz. Afiyet olsun…

ÇİLEKLİ TİRAMİSU

8 Haz
Tiramisu… Tiramisu bildiğimiz gibi bir İtalyan tatlısı ve anlamı kelime karşılığı olarak “beni üste çek” yani moralimi düzelt beni üste çıkar. Bu küçük bilgiyi İtalyanca dersi aldığım sevgili Tanju kursa ilk başladığımız günlerde vermişti ve severek yediğim bu tatlının adının anlamını öğrenince daha çok sever oldum. Çünkü anlamını karşılıyor bence, yediğimde kendimi daha iyi hissediyorum tabi fazla kaçırma sınırına kadar gelmemişsem:)
Tiramisuyu çilek zamanı olduğu için yine Feriköy’deki pazardan aldığım mis kokulu çileklerle yaptım. Çok hafif bir yaz tatlısı oldu ve severek yedik. Tarifimiz şöyle;

Malzemeler:

-30 adet kedi dili bisküvi
-250 gr çilek
-1 kutu labne peyniri
-3 su bardağı süt
-5 çorba kaşığı şeker
-1 yumurta
-1 yemek kaşığı rom
-1,5 çorba kaşığı un
– 1 tatlı kaşığı nişasta
-2 çorba kaşığı granül kahve
-3 çorba kaşığı esmer şeker
-2 tatlı kaşığı kahve likörü
-1 su bardağı sıcak su
-2 yemek kaşığı kakao
-20 gr bitter çikolata

Yapılışı:
Öncelikle kremamızı hazırlıyoruz. Bunun için sütü, şekeri, yumurtayı, un ve nişastayı karıştırarak kısık ateşte kıvam alıncaya kadar pişiriyoruz. Krema pişince içine labne peynirini ve romu ekleyip soğumaya bırakıyoruz. Ayrı bir kapta sıcak su içinde kahve ve esmer şekerimizi eritiyoruz ve biraz ılıyınca kahve likörünü ekliyoruz. (Kahve likörü tarifine bağlantıdan ulaşabilirsiniz) Kedi dili bisküvilerimizi kahveli karışıma batırarak kalıbımızın tabanına diziyoruz. Üzerine dilimlediğimiz çilekleri diziyoruz ve kremanın yarısını kullanarak bisküvi ve çileklerin üzerini kapatıyoruz. 2. sıradada bisküvilerimizi kahveli karışımla ıslatarak diziyoruz ve kalan kremayı üzerine döküyoruz. Son olarak üzerine kakaoyu eliyoruz (eşit dağılması için) ve 1-2 saat buzdolabında bekletiyoruz. Servis yaparken eritilmiş çikolataya batırdığımız çileklerle süslüyoruz. Afiyet olsun…

MEYVELİ, KEK KURABİYE

11 May
Son derece pratik bir kurabiye, tabii kek de diyebiliriz… Arkadaşlarımızın getirdiği keki nasıl tüketebiliriz diye düşünürken bunlar çıktı ortaya. Fırınlanmış çileğin tadını bu kadar seveceğimi düşünmezdim, denemenizi tavsiye ederim. Ben meyveli pastane keki ile yaptım, siz isterseniz hazır pasta tabanlarıyla veya biteremediğiniz kekleri farklı sunumla tüketmek amacıyla ev yapımı kekle yapabilirsiniz. Vereceğim ölçüler hazır pasta tabanlarının yarısı için yeterlidir, ölçüyü buna göre ayarlayabilirsiniz. Tarifimiz:
Malzemeler:
-1/2 pasta tabanı(kakaolu, sade olabilir) veya başka bir kek
-1 adet yumurta
-1 çay bardağı hindistan cevizi
-1 çay bardağı şeker
-1/2 çay bardağı sıvıyağ
-7-8 adet çilek, 1 adet muz
-1/2 çay bardağı fındık(ceviz veya badem de olabilir)
Yapılışı:
Yumurtamızı mikserde şekerle birlikte çırpıyoruz. Karışım homojenleşince, sıvıyağ ve hindistan cevizini ekliyoruz ve iyice karıştırıyoruz. Kekimizin üzerine dilimlediğimiz meyveleri yerleştiriyoruz ve üzerine karışımımızı döküp en üste fındıkları koyup, önceden ısıttığımız 170 derce fırında 20 dakika pişiriyoruz. Ben dikdörtgen olan keki kurabiye kalıpları ile kestim, hazır kekin bir katını kesmeden kullanabilir veya porsiyonluk servisler için kalıplarla kesebiliriz. Tarif bu kadar kolay ve kısa sürede hazırlanabiliyor. Afiyet olsun…

ÇİLEK AROMALI CHEESECAKE (PEYKEK)

22 Mar

İlk tatlı kaçamağımız cheesecake…
Çilek aromasını en fazla sevdiğim meyve, cheesecake ise benim favori tatlım, hem farklı lezzetlerde yapabiliyorsunuz, hem de farklı soslarla tatlandırabiliyorsunuz. Bu tarifte iki güzel tat birarada. Ben cheesecake’i temel bir tariften farklılaştırmalarla yapıyorum. Çilek aromalı cheesecake’i de tarifteki nişasta miktarını azaltıp, çilekli puding karışımı ekleyerek yaptım. Mevsim çilekleri çıkmadığı için içine taze çilek koymadım, sadece serviste kullandım.

Malzemeler:

-500 gr. krem peynir
– 3/4 bardak toz şeker
-4 tatlı kaşığı mısır nişastası
-3 iri boy yumurta
-1 paket krema
-1 paket çilekli puding
-1 paket yulaflı bisküvi
-100 gr tereyağı

Yapılışı:

Öncelikle cheesecake’in bisküvi tabanını hazırlıyoruz. Bisküvileri mutfak robotunda ya da döverek kırıntı haline getiriyoruz ve erittiğimiz tereyağı ile iyice karıştırıyoruz. Ben kalp şeklinde kalıp kullandım, 20-22 cm’lik kelepçeli kalıpları kullanabilirsiniz. Kalıbının kenarlarını fırça yardımıyla yağlayıp, tabanına pişirme kağıdı yerleştiriyoruz. Bisküvi karışımını kek kalıbının tabanına boşaltıp, her tarafta eşit yüksekliğe gelecek şekilde bastırıyoruz ve buzdolabına kaldırıyoruz.
Karıştırma kabımıza krem peyniri, mısır nişastası, toz halindeki çilekli puding karışımını ve toz şekeri ekleyip mikser ile çırparak kalın bir krema kıvamına getiriyoruz. Yumurtaları birer birer bu karışımın içine kırarak çırpmaya devam ediyoruz. Bu aşamada dikkat etmemiz gereken şey, yumurtaları çok fazla çırpmamak, aksi halde kekimizin üstünde pişerken çatlaklar oluşabilir. Son olarak kremayı da bu karışıma ekleyip karıştırdıktan sonra kek kalıbının içindeki bisküvi tabanının üzerine döküyoruz.
Önceden 1750C ısıya getirdiğimiz fırında yaklaşık 10 dakika kadar pişirip, 10 dakika dolunca fırının ısısını 900C’ye düşürüyoruz ve bu düşük ısıda yaklaşık 60-70 dakika daha pişirmeye devam ediyoruz. Kekin tam ortası ıslak veya parlak değilse pişmiş demektir. Cheesecake’miz oda ısısına gelince buzdolabına koyup, üstünü kapatmaksızın bir gece bekletiyoruz. Sonra üst dekorasyonunu yapabiliriz. Ben cheesecake’in üzerini eritilmiş beyaz çikolata ile kapladıktan sonra, pembe gıda boyası ile çok az renklendirdiğim beyaz çikolatayla geçişler yaptım.(Gıda boyası ilavesiyle beyaz çikolata çabucak donduğu için istediğim desenleri maalesef oluşturamadım) Servis yaparken yanına çilek koydum. Cheesecake ile ilgili bir püf noktada bekledikçe tadının yerleşip, lezzetinin artması. Bu nedenle ben genelde 2 gün önceden yapmaya gayret ediyorum. Afiyet olsun…